
Kolon kanseri nedir ve diğer kanserlerden farklılığı nedir?
Kolon kanseri tüm dünyada akciğer ve meme kanserinden sonra en sık görülen 3. kanser türüdür. Her bir milyon nüfus içerisinde yılda 500 yeni kolon kanseri gelişmektedir. 2002 yılında tüm dünyada tespit edilebilen bir milyona yakın yeni kolon kanseri kaydı yapılmıştır. Kırmızı et tüketiminin artışı bu kanser türünün sıklığını daha da arttırmaya devam etmektedir. Kolon kanseri genellikle 50 yaşından sonra ve cinsiyet ayırımı yapmadan gelişir. Fakat bazı ailesel kolon kanseri tipleri çok daha erken yaşlarda görülebilir. Düzenli tarama yapılan toplumlarda kolon kanserinde ve ölümlerde ciddi bir azalmanın tespit edilmesi nedeniyle, bu kanserin taramasının önemi diğer kanser türlerine göre daha fazla ön plana çıkmıştır.
Kolon kanseri gelişimi önlenebilir.
Kolon kanseri gelişimi için risk grubunu kimler oluşturmaktadır?
Sigara kolon kanseri riskini arttıran etkenlerin başında yer almaktadır. Lifli gıdaların az tüketildiği hayvansal protein ağırlıklı diyetle beslenmek, 50 ve üzeri yaşta olmak, ailesinde kolon kanserli bulunması, uzun süreli inflamatuar barsak hastalıklılar, kendisinde ve ailesinde rahim, meme veya yumurtalık kanseri olanlar, kalın bağırsağında polip bulunanlar ve daha önceden kolon kanser varlığı kolon kanseri gelişiminde risk faktörleridir. Toplum genelinde yaşlanma ile kolon kanseri gelişimi riski artmaya başlar. Ailede kolon kanseri saptanması veya kişide kalın barsakta polip saptanması da orta dereceli birer risk faktörleridir. İnflamatuar barsak hastalığı ve kalın barsağın genetik hastalıkları ise kolon kanseri gelişmesinde yüksek risk gruplarını oluşturmaktadır.
Kolon kanseri gelişimini düşündüren belirtiler nelerdir?
Kolon kanseri kolay belirti vermeyen ve yavaş büyüyen bir kanser türüdür. Belirti vermeden önce tarama testleri ile tanısı konulunca tedavisi mümkün olan bir kanser türüdür. Kolon kanserinde erken tanı ile sağ kalım süresi arasında direkt bir ilişki vardır. Bu yüzden bu tümörde tarama testlerinin amacı “kanser belirtileri henüz gelişmeden önce tanı konulabilmesini sağlamak”tır. Geç dönemde hastanın dışkılama sayısı, miktarı ve şeklinde değişiklikler ile beraber, dışkıda gizli veya gözle görünür kanama saptanması, ağrılı dışkılama, karın ağrısı ve ileri dönemlerde demir eksikliği anemisi, kilo kaybı veya karında kitle hissi kolon kanserini düşündürür.
Kolon kanseri kaderiniz değildir.
Kolon kanserinden korunma nasıl mümkün olabilir?
1) Birincil korunmada kişi fiziksel aktivitesini arttırmalı, daha fazla sebze yemeli, az yağlı ve çok lifli bir diet yapmalıdır. Aspirin, nonsteroid antiinflamatuar ağrı kesiciler ve kalsiyum kullanılması kolon kanseri gelişim riskini azaltabilir. Obezite, alkol ve kırmızı et tüketiminde artış ise kolon kanseri riskini artırmaktadır.
2) İkincil korunmada kolon kanseri taramaları ile 50 yaşın üzerinde sağlıklı bireyler veya orta ve yüksek risk grubunda tanımlanan kişilerde tümörün tam tedavi edilebilmesinin mümkün olduğu erken evre tanısının konulması amaçlanır. Örneğin, henüz kanser gelişmeden önce tarama testleri sırasında kolonda saptanan adenomatöz polibin çıkarılması.
3) Üçüncül korunma ise tanı konulan tümörün uygun cerrahi veya medikal tedavi metotları ile tedavi edilerek hastalıktan ölüm oranını azaltmaya yönelik yaklaşımdır.
Kolon kanseri tarama testlerinin amacı nedir?
Tarama testlerinin amacı kolon kanseri belirtilerin henüz hiç birisi yok iken, yani sağlıklı görünen bireylerde kolon kanserinin araştırılarak kanseri tedavi edilebilir bir safhada yakalayabilmektir. Çünkü erken tanı kolon kanserinde sağ kalım süresiyle direkt ilişkili bulunmaktadır. Genellikle polip gibi yavaş büyümekte olan öncü bir lezyonun gelişim basamaklarında kolonoskopi ile saptanarak tedavisi mümkün olduğundan, kolon kanseri gelişiminde tarama testleri çok önemlidir.
Tarama testleri ile kolon kanseri artık kabus değil.
Kolon kanseri tarama metotları nelerdir?
1) Rektal tuşe : Hastanın makat bölgesinden parmak ile girilerek makat içi bölgesinde kolon tümörünü saptayabilmeye yarayan fizik muayene incelemesidir.
2) Dışkıda gizli kan testi : Yıllık tarama yapıldığında kolon kanseri ölüm oranını %15-33 oranında düşürebilmektedir. Girişimsel zorluğu olmayan bir testtir. Fakat ölüm oranını azaltma etkinliğinin düşük olması dezavantajıdır. Kişide demir eksikliği anemisi ile birlikte daha önemli olabilir.
3)Karsino embriyojenik antijen (CEA) tek başına tanı koydurucu değildir. Başta enfeksiyon hastalıkları olmak üzere birçok hastalıklarda da yüksek çıkabilen bir tümör belirtecidir. Kolon tümörü varlığında ise %90 oranında pozitiftir.
4) Sigmoidoskopi :Anestezi olmadan da uygulanabilen kalın barsağın son kısmının incelenmesi işlemidir. Kolon kanseri ölüm oranını %60-70 oranlarında azaltabilir. Hazırlık işlemi kolonoskopiden daha kolaydır. Kolon kanserlerinin %40’ının sigmoidoskopi ile ulaşılabilen yerden daha yukarı kolon bölümlerine yerleşmesi bu yöntemin dezavantajıdır. Dışkıda gizli kan tetkikinin yıllık ve sigmoidoskopinin beş yılda bir birlikte tetkiki taramanın gücünü artırabilmektedir.
5) Barium enema kolon grafisi :Baryum adlı radyolojik olarak görüntülenebilen maddenin barsak içerisine makattan verilerek barsak filmi çekilme işlemidir. Bu test ile tüm kalın barsak incelenebilmekle birlikte makat bölgesinin incelenebilme hassasiyeti düşüktür. Bu incelemede 1 cm çapındaki polipler % 50 oranında gözden kaçabilmektedir. Gaitada gizli kan pozitif bulunduğunda test hassasiyeti %50–75 oranlarına çıkmaktadır. Şüpheli alanlardan biyopsi alabilme imkanı da olmadığı için yine kolonoskopi gerektirebilecektir.
6) Kolonoskopi: Kolonoskopi ile tüm kalın barsak görüntülenebilir. Kolonoskopi ile kolon kanserlerinin öncüsü olan adenomatöz polipler saptanarak aynı işlem sırasında endoskopik olarak çıkarılabilmeleri mümkündür. Kolonoskopi halen kolon kanseri taraması için en iyi metottur. Başka metotlarla görüntülenemeyen çok küçük veya barsak ile aynı yüzeyde olabilen şüpheli lezyonlardan erken evrede biyopsi alınabilmesine de imkan vermektedir. Görüntü olarak tarama testlerine üstünlüğünün yanında, görülen lezyondan alınan biyopsinin histopatolojik olarak değerlendirilebilme imkanı da sağladığından, tarama testleri arasında kolonoskopi açık ara ile 1 numaralı sıradaki yerini korumaktadır. İşlemin uygulanabilmesi için hastalara bir gün önceden barsak temizliği yapılması gerekir. Gelişmiş anestezi ilaçları sayesinde tek bir enjeksiyonla dahi kolonoskopi artık ağrısız bir şekilde kolayca yapılabilmektedir. Kolonoskopi işleminde barsak delinmesi ve kanama gibi nadir riskler bulunabilmesine rağmen, kolonoskopi baryumlu kolon filminden daha hassastır ve birinci derecede etkin tarama testi olarak önerilir.
7) Diğer tarama testleri: Sanal kolonoskopi, dışkı-bazlı DNA testleri ve kromoendoskopi kolon kanseri taramasında umut verici yöntemlerdir. Bu testler henüz yeterince gelişmiş olmadıklarından kolon kanserinde tarama maksatlı kullanımı uluslararası derneklerce önerilmemektedirler.
Kolon taramalarına ne zaman başlanmalıdır?
A) Sağlıklı bireylerde 50 yaş sonrasında yıllık dışkıda gizli kan tarama testine ilave olarak 5 yılda bir sigmoidoskopi veya tercihan 5-10 yılda bir kolonoskopi taraması önerilir. Bu yaklaşım ile hastada kolon kanseri şikayetleri ortaya çıkmadan önce ve kanserin tedavi edilebilir aşamasında saptanabilmesi amaçlanır. Kolon kanseri sık görüldüğü için bu yaklaşım uluslararası sağlık örgütlerince önerilmektedir.
B) Ailesinde kolon kanseri hikayesi olanlarda kolonoskopik taramaya 40 yaşında veya ailedeki en genç kolon kanseri görülme yaşından 10 yıl önce başlanmalıdır. Ailede birinci derece akrabada ve 60 yaşın üzerinde saptanan kolon kanseri sadece bir kişide mevcut ise aile bireyleri 5-10 yılda bir kolonoskopik taramaya alınmalıdır. Eğer iki veya daha fazla birinci derece akrabada 60 yaş öncesinde kolon kanseri tanımlanmış ise her 3-5 yılda bir kolonoskopi tekrarlanmalıdır.
C) Ailesinde genetik hastalık olarak herediter nonpolipozis kolorektal kanser ve familyal adenomatöz polipozis tarif edenlerde tarama çok hayatidir. Tarama 20–25 yaşlarında veya ailede en genç kolon kanseri ortaya çıkışından 10 yıl önce kolonoskopik incelemelere başlanmalıdır. Aynı aile bireyleri kolonoskopik olarak 40 yaşına kadar 2 yılda bir ve 40 yaşından sonra ise yıllık olarak kolonoskopik inceleme ile taranmalıdır.
D) İnflamatuar barsak hastalığında 8-10 yıllık hastalık süresi sonrası kolonoskopik tarama ve biyopsi gerekmektedir. Karın bölgesi radyoterapileri de ayrı bir risk grubu olarak tarama gerektirir.
Kolon kanserinde taramanın başarısı için neler yapılmalıdır?
Elli yaşın üzerindeki sağlıklı tüm bireyler ile yukarıda belirttiğimiz orta ve yüksek riskli bireylere tarama önerilmektedir. Erken kanserde başarı için kolon kanseri taramasının fayda ve önemine toplum olarak daha bilinçli yaklaşılmalıdır. Çoğu hasta ağrılı olabileceği için işlemlerden çekinmektedir, halbuki günümüzde kolonoskopi işlemi çok güvenli ilaçlar ile uyutularak ağrısız olarak yapılabilmektedir. Bazı kişiler ise bir şikayetleri olmadığı için tarama testlerinin gereksizliğine inanmaktadırlar. Halbuki tarama testleri risk grubu kişilerde henüz şikayetler olmadığı dönemde hastalığı saptayabilirse hastaların tam tedavisi mümkün olabilecektir. Ayrıca sağlık sigorta sistemleri sigortaladıkları bireylere kolon taraması önermelidir. Çünkü kolon taramasına girmemenin en sık nedeni “testin hiç önerilmemiş” olmasıdır. Tarama testi önerildiği taktirde ise testlerin kabul edilmeme oranı %5’in altında kalmaktadır. Tarama testlerindeki gelişmeler, uyum ve etkinliği de artırmaktadır. Daha iyi hazırlık ilaçları ile kolonoskopi uyumu artmaktadır. Kolonoskopide etkin ve güvenli anestezi seçimi de hasta uyumunu artırmaktadır.
ÖZET
* Ana mesajımız, kolon kanseri taramasının standart tıbbi bir işlem olarak akla getirilerek, ileri yaştaki tüm bireylere ve risk gruplarına uygulanması gerekliliğidir.
* Kolon kanseri korunulabilir bir hastalıktır. Birincil korunmada yaşam tarzında olumlu değişiklikler, ikincil korunmada tarama testleriyle barsak kanserinden korunmak mümkündür.
* Mevcut tarama testleri uygun yaşam tarzı ile toplumda kolon kanseri sıklığı düşürülebilir.
* Sağlık sigorta sistemleri hastaları kolon kanserindeki taramanın önemi hakkında bilgilendirmelidir.
* Kolon kanseri taraması günümüzde mide kanseri taraması gibi pratik olmalıdır ve tarama grubu herkese tavsiye edilerek kolayca uygulanabilmelidir.
* Kolonoskopi mevcut tarama testleri arasında en hassasıdır ve günümüzde etkili ve güvenli ilaçlar ile oldukça konforlu ve ağrısız şekilde kolayca yapılabilmektedir.
* Kolonoskopi ile kolon kanserinin erken şekilleri olan polipler aynı seansta saptanıp çıkarılabildiği için bu işlem kolonoskopi hem tanısal hem de tedavi edici bir uygulamadır. *Ülkemizde kolon kanseri tarama işlemleri arttıkça kolon kanseri gelişimi insanların değişmez kaderi olmaktan çıkacaktır.